Bazı filmler vardır; üzerinden yıllar geçse de replikleri unutulmayan, akla gelince güldüren, kadrosuyla özleten... İşte o filmlere bir yenisini; ilk yönetmenlik deneyimiyle, 'Leyla ile Mecnun'un zihni açık senaristi Burak Aksak ekledi. Romantik komedi türü her zaman için hoşuma giden ikili olmuştur. Burak Aksak 'Bana Masal Anlatma'da türün sınırlarını zorlayarak klasik bir aşk hikayesini fantastik bir komediye çevirmeyi başarmış. Bu filmi izleyecek 'Leyla ile Mecnun' hayranları eminim ki son derece mutlu bir şekilde sinema salonundan çıkacaklar çünkü 'Leyla ile Mecnun' kafası bu filmde de var.
'ERDAL BAKKAL'DA VAR
Yılmaz Erdoğan'ın muhteşem sesiyle anlattığı masalla başlayan filmde; Fatih Artman ve Hande Doğandemir'in çok konuşulacak oyunculuk performanslarının yanısıra Devrim Yakut'un devleştiği tiratları görme fırsatınız olacak ve çok tatlı göndermelere tanık olacaksınız. Filmde kaybedilmemesi gereken değerlerin mahalle kültürüyle buluşması o kadar güzel anlatılıyor ki, izleyiciye, 'Gerçek olsa bu kadar olur' dedirtiyor. 'Leyla ile Mecnun'dan 'Erdal Bakkal' olarak tanıdığımız Cengiz Bozkurt, filmde inanılmaz bir oyunculuk performansı sergiliyor ve filmde 'Leyla ile Mecnun'da canlandırdığı karaktere çok uzak olmayan 'kahveci' karakteriyle izleyicinin karşısına çıkıyor. Anlaşılan o ki; Burak Aksak bu filmde 'Erdal Bakkal' hayranlarını hem özletmem ek, hem de kaybetmemek adına Cengiz Bozkurt'un 'Erdal Bakkal' gibi oynamasını istemiş.
SEDAT SAYAN GÜLDÜRDÜ
Seda Sayan'ın kardeşi Sedat Sayan bir döneme damga vurmuş şarkısı 'Ellere Düş' ile 'Bana Masal Anlatma' filminde karşımıza çıktı. Filmde en çok güldüren sahnelerden biri ise mahallenin, Sedat Sayan şarkısı dinleyen siyahilere, 'Sedat Sayan'ı nereden biliyorlar?' tepkisi oldu.
Sine anket
CANER CİNDORUK
'Çalsın Sazlar'da izleyici nasıl bir aşk hikayesiyle karşılaşacak?
Günümüzde yaşayan bir ailenin kimlik çözümlemesiyle başlıyor film ve birden kendimizi 1960'lı yıllarda yaşanan bir aşk hikayesinin içinde buluyoruz. İzleyiciler müziğin, eğlencenin, serseriliğin olduğu küçük bir meyhanede, iki dostun aynı kadına aşık olması ve bu çatışmanın mizahi bakış açısıyla karşılaşacak.
'Klarnetçi Mahir' nasıl bir karakter?
'Mahir', herkesin sevebileceği ama kimsenin güvenemeyeceği, hayattan bir beklentisi olmayan, hayata karşı sorumluluk almamış, en yakın arkadaşının meyhanesinde klarnet çalan eğlenceli bir adam.
Aynı kadına aşık olan iki adamın hikayesi var filmde. Peki siz böyle bir aşk yaşasaydınız mücadele eder miydiniz?
Aşk ve dostluk çok yüce iki kavram, ikisi de mücadele ister. Böyle bir çatışma içinde kalmak istemezdim, nasıl bir tepki vereceğimi öngöremiyorum. Çünkü dostlukların belirli kuralları vardır ama aşk insanın kimyasını etkileyebiliyor.
Nesli Çölgeçen'le çalışmak sizin için nasıl bir deneyim oldu?
Nesli Hoca sınıfsal çatışmalara, insana dair bütün duygulara ironik bir gözle bakan Türk sinemasının önemli yönetmenlerinden biri. Bir kere çok naif bir insan. Söylediği küçücük cümlelerle oyuncuya güvenli bir yol açıyor. Ondan çok şey öğrendim, okul gibiydi.
Belçim Bilgin'le öpüşme sahneniz çok konuşuldu...
Her sahnesiyle başarılı bir filmin sadece o sahnesinin konuşulması, oyuncu olarak size ne düşündürdü? Her oynadığım filmde bu tarz sahneler konuşuluyor. Öpüşmek hayatın içinde varolan güzel bir eylem. Bizler de oyuncuyuz ve hikayenin gerekliliğini yerine getiriyoruz.
Bugüne kadar hep iyi projelerde yer aldınız. Proje size geldiğinde başarılı olacağını öngörebiliyor musunuz?
Bir proje geldiğinde, birlikte çalıştığım insanlar, hikaye, hikayenin söylediği söz, oynadığım karakter vs. hislerimle değerlendirip öyle hareket ediyorum.
Dram mı, yoksa komedi mi?
Benim oynadığım her şeyden keyif almam önemli.
Sektörde senaryo sıkıntısı olduğu doğru mu?
Biz fazla hikayesi olan bir ülkeyiz ama sektörel bazda kalıplarımız var. Bu da bizi kısıtlıyor bence.
Kendiniz bir film çekmeyi düşünüyor musunuz? Çekerseniz adını ne koyarsınız?
Düşünüyoruz, çalışmalarımız da var ama adı daha net değil.
SİZCE NE İFADE EDİYOR?
Aşk: Büyü
Kadir İnanır: Star
'Elveda Katya': Karadeniz
Şiir yazmak: Tutku
Adana: 'Asıl yolculuk insanın geçmişine yaptığı yolculuktur.' (U.L.Guin)
